Monday, February 25, 2013

Black Hawk Down

Black Hawk Down

Tartışmasız türünün en iyi örneklerinden birisidir. İçinde yoğun çatışma sahneleri olması yanında, savaşın tüm acımasızlığını da sergilemektedir. Pek az film bu özellikleri birleştirmeyi başarabilmiştir. Gerçekçi olmasının bir diğer nedeni film tek adam her şeyi başarırdan tamamen uzak, genel olarak konu bütünlüğü olan bir filmdir. Çatışma sahneleri bile konunun tamamlayıcı parçalarıdır. Yaralanma ve ölümler çok insanı rahatsız edecek şekilde değildir.



Film
Black Hawk Down is a 2001 American war film directed by Ridley Scott. It is an adaptation of the 1999 book of the same name by Mark Bowden, which chronicles the events of the Battle of Mogadishu, a raid ... Wikipedia

Release date: December 18, 2001 (initial release)
Director: Ridley Scott
MPAA rating: R
Adapted from: Black Hawk Down: A Story of Modern War
Screenplay: Ken Nolan











1. "Hunger" (performed by Baaba Maal) 6:35
2. "Barra Barra" (written and performed by Rachid Taha) 5:47
3. "Vale of Plenty" 2:27
4. "Chant" 2:33
5. "Still" 4:48
6. "Mogadishu Blues" 2:53
7. "Synchrotone" 8:55
8. "Bakara" 3:12
9. "Of the Earth" 2:19
10. "Ashes to Ashes" 4:43
11. "Gortoz a Ran" (composed and written by Denez Prigent, performed by Denez Prigent and Lisa Gerrard) 5:51
12. "Tribal War" 2:39
13. "Leave No Man Behind" 6:18
14. "Minstrel Boy (Film Version)" (performed by Joe Strummer and The Mescaleros) 5:42
15. "Still Reprise" 2:12

http://en.wikipedia.org/wiki/Delta_Force:_Black_Hawk_Down

http://en.wikipedia.org/wiki/Black_Hawk_Down_(book)

"Black Hawk Down: A Story of Modern War is a 1999 book by Mark Bowden that chronicles the United States Army Rangers, 160th Special Operations Aviation Regiment, 10th Mountain Division, Delta Force, Navy SEALs, and UN forces attempt to capture Somaliwarlord Mohamed Farrah Aidid in Mogadishu and the intense battle that resulted between U.S. forces and local militia and citizens. One of the key events is the downing of a pair of UH-60 Black Hawk helicopters, from which the book derives its title, and the subsequent attempt to rescue their crews."




Ikea'nın İsveç köftesinde at eti - Sabah - 25 Şubat 2013

Ikea'nın İsveç köftesinde at eti - Sabah - 25 Şubat 2013: "Kurum ayrıca Polonya'dan ithal edilen ve hamburgerde kullanılacak "sığır" etlerinde de at eti rastlandığını duyurdu.
IKEA, İSVEÇ'TE KÖFTE SATIŞINI DURDURDU

Alışveriş merkezi IKEA, Çek Cumhuriyeti'ndeki mağazalarında satılan köftelerde at etine rastlandığının belirtilmesi üzerine İsveç mağazalarındaki köfte satışının durdurulduğunu açıkladı.

Alışveriş merkezinin basın danışmanı Sara Paulsson, bugün yaptığı açıklamada, müşterilerin endişelerinden dolayı, İsveç'teki IKEA alışveriş merkezlerinde köfte satışının durdurulduğunu söyledi."

'via Blog this'




Biz de durum nedir çok merak ediyorum?????

eğer köfteleri test ettirebilecekseniz. Kredi kartıyla ödeyerek yıl içinde ikea da köfte yediyseniz (ispat için). Sizi tazminat davası açmamanız için kim durduracak????
Akıllı Avukat lar bu gibi durumları takip edip paraya çevirmeli.
belki biz de bu şekide sağlıklı besleniriz.

(TV'de iş yerinde kaza geçirenler adına dava açacak İngiltere'de kurulmuş bir avukatlık şirketi reklamı gördüm.)

Friday, February 22, 2013

Henry's Crime


 Henry's Crime


Sıkılmadan tekrar tekrar izlediğim bir film. İzlerken beklentimi yüksek tutmuyorum. Filmdeki dinginliğe kendimi bırakıyorum.





http://www.imdb.com/title/tt1220888/

http://en.wikipedia.org/wiki/Henry's_Crime


"Keanu Reeves as Henry Torne

James Caan as Max Saltzman

Vera Farmiga as Julie Ivanova

Judy Greer as Debbie Torne

Fisher Stevens as Eddie Vibes

Peter Stormare as Darek Millodragovic

Bill Duke as Frank

Danny Hoch as Joe"



http://www.rottentomatoes.com/m/henrys_crime_2010/

"Working the night shift as a toll collector on a lonely stretch of highway in Buffalo, New York, Henry (KEANU REEVES) is a man seemingly without ambition, dreams or purpose; a man sleepwalking his way through life. He gets his wakeup call early one morning when he becomes an unwitting participant in an ill-conceived bank heist. Rather than give up the names of the real culprits, Henry takes the fall and goes to jail. There, he meets the irrepressible Max (JAMES CAAN), a con man who's grown far ... More"



Vera Farmiga

Vera Ann Farmiga is an American actress and director. Farmiga made her film debut in the 1998 drama thriller Return to Paradise. Wikipedia


Born: August 6, 1973 (age 39), Passaic County
Height: 5' 5" (1.65 m)
Siblings: Taissa Farmiga
Spouse: Renn Hawkey (m. 2008), Sebastian Roché (m. 1997–2005)
Children: Gytta Lubov Hawkey, Fynn Hawkey






James Caan

James E. Caan is an American actor. He is best known for his starring roles in The Godfather, Thief, Misery, A Bridge Too Far, Brian's Song, Rollerball, Kiss Me Goodbye, Elf, and El Dorado. Wikipedia


Born: March 26, 1940 (age 72), The Bronx
Height: 5' 9" (1.76 m)
Nationality: American
Children: Scott Caan, Tara A. Caan, Jacob Nicholas Caan, James Arthur Caan, Alexander James Caan
Spouse: Linda Stokes (m. 1996–2009), More








Wednesday, February 20, 2013

Okumuyoruz ve "inanıyoruz"

Okumuyoruz ve inanıyoruz


"Onlardan (Kitap ehlinden) bir grup var ki, Kitab'dan olmadığı halde Kitab'dan sanasınız diye (okudukları) Kitap'tanmış gibi dillerini eğip bükerler ve, "Bu, Allah katındandır" derler. Halbuki o, Allah katından değildir. Bile bile Allah'a karşı yalan söylerler."
Al-i İmran Suresi, Ayet ﴾78﴿, sayfa 60

Birçok kitabı okuyorsunuz. (Türkiye'deyiz :( okumuyorsunuz) Doğuştan Müslüman olamazsınız. Bilmediğiniz bir kitabı, duymadığınız bir şarkıyı, görmediğiniz bir resmi veya filmi eleştiremezsiniz. Başkasından duyduklarınızla hareket etmek sadece

İntihal'dir. (TDK: Aşırma),[ bir kişinin eserinde başka kişilerin ifade, buluş veya düşüncelerini kaynak göstermeksizin kendisine aitmiş gibi kullanmasıdır tr.wikipedia.org/wiki/İntihal ]

Daha kötüsü siz bilmediğiniz bir konuda yorum yapmaktasınız.

Kitap okuyun.

Kitap okuyun.

Kitap okuyun.

http://kuran.diyanet.gov.tr/Kuran.aspx#3:78

Galip Derviş

Galip Derviş

Engin Günaydın Adrian Monk karakterini en iyi canlandıracak oyunculardan biri sanırım.

Anlayacağınız gibi "Galip derviş" "Monk" dizisinin bir uyarlaması.

Orjinal dizi Monk;

"Monk is an American comedy-drama detective mystery television series created by Andy Breckman and starring Tony Shalhoub as the eponymous character, Adrian Monk. It originally ran from 2002 to 2009 and is primarily a mystery series, although it has dark and comic touches. The series was produced by Mandeville Films and Touchstone Television (although the corporate name changed to ABC Studios in the course of the series, the Touchstone Television logo remained throughout, making Monk the last surviving series to carry it) in association with Universal Television." (http://en.wikipedia.org/wiki/Monk_(TV_series))

http://www.imdb.com/title/tt0312172/

http://www.usanetwork.com/series/monk/



















Monk Theme Song - It's A Jungle Out There



Monk : Born To Be Wild

Tuesday, February 19, 2013

Neden Fotoğraf?


Neden Fotoğraf?


1. 2 martı resmi çektin mi kesin fotoğrafçı olmuşsundur.
2. Fotoğrafçılık spor salonlarından ucuz olduğu ve kahve içmeye müsait ortamlar yarattığı için kızlarla/erkeklerle konuşmak kolayır.
Üstelik konuşlacak konuda bellidir.
3. İyi bir fotoğrafçı makinesi otomatik de olsa enstantane, pozlama gibi birkaç terimle karşısındakini profesyonel olduğunu ikna etmeye çalışabilir.
4. Günmüzde terimlere ulaşmak fotoğraf çekmek ten daha kolay http://fotograf.terimleri.com/
5. Mümkün olduğunca şehir içi dolaşan kurslar (İstanbul'da) tercih edilir ki, olay fotoğraf çekmekten başka boyuta çabuk geçsin. Ondan sonra ver elini göl çekimleri, dağ, bayır, tarihi eserler kim tutar seni....

Ekleyen daha ekleyebilir. En son bir tanesi eski makinesini bir kıza hediye temek bahanesiyle kahve içmeye çağırıyordu.


Yukarıdaki yazılar gerçek fotoğraf sanatçılarını ve gerçekten fotoğrafa gönül verenleri kapsamamaktadır.

Onları Nerden mi anlarsınız?

Onlar fotoğraf çekmeye gittiğinde makinelerinde (erkekse) kızların fotoları yoktur.
Kızsa, kendi fotoğraflarını çektirmeye çalışmazlar.

Makinelerini kimsenin gözüne sokmaz, canı gibi korurlar.

Çektikleri fotoğraflardan sevgililerinde söz ettiklerinden daha fazla söz ederler.

Hayatları fotoğraf çekmeye bağlıymış gibi davranırlar.

Kızların fotoğraflarına yorum yapıp, kahve içmeye davet etmezler.

:)

Nestle,at eti - En Son Gıda Haberleri - HTEkonomi

Nestle,at eti - En Son Gıda Haberleri - HTEkonomi: "Dünyanın en büyük gıda şirketlerinden Nestle, iki ürününde at eti bulunduğunu itiraf etti. Hazır yemek kategorisinde bulunan Buitoni Beef Ravioli ve Beef Tortellini isimli iki ürününde yüzde 1'den fazla at eti bulunduğunu belirten Nestle, dana etli makarnalarda at DNA'sına rastlandığını açıkladı. Şirket, Almanya'daki tedarikçisinden alım yapmayı durdurdu. "

'via Blog this'

Wednesday, February 13, 2013

Faruk Durukan ve Ekstraklar


'via Blog this'


Ekstrakt Nedir?




"Ekstrakt öncelikle ilaç değildir, Gıda takviyesidir.


Kurutulmuş bitkilerden, özel ekstraksiyon yöntemleri kullanılarak, ayrıştırma (osmoz) işlemlerinin gerçekleştirilmesi sonucunda elde edilen, ilaç hammaddesi olarak da kullanılan bitki özlerine (etken maddelere) "EKSTRAKT" denir.


Bitkilerin kurutulup toz haline getirilmesine veya, bitkilerin kaynatılmasıyla elde edilen suya asla ekstrakt denmez. Bu bir aldatmacadır. Ekstrakt elde etmede dikkat edilecek en önemli husus, bitkinin nasıl kurutulacağıdır. Can suyunun alınması diye de tabir edilen bu işlem, güneşte veya yüksek ısıda gerçekleştirilirse, etken maddeler bozulur, geriye sadece toz kalır veya randıman düşük olur. İdeal olan; düşük ısı alçak basınç yöntemini uygulamaktır. Buna "uzay ortamı" da diyebiliriz. (Su atmosferde 100 C°, uzayda ise sadece 5 C°de kaynar).




EKSTRAKT KULLANMANIN ÖNEMİ VE GEREKLİLİĞİ :


Gelişmiş ülkelerin hemen hapsinde ekstrakt kullanmak son derece yaygındır. Ekstrakt kullananlar son derece sağlıklı olurlar ve kolay kolay hastalanmazlar. Bitki ekstreleri vücuttaki toksinleri attığı için, kullanıcı geç yaşlanılır. Ekstraktların etkisi yavaş, iyileştirme güçleri uzundur, toksik değerleri yoktur. İlaçların ise etkileri hızlı, iyileştirme güçleri kısadır. Sürekli ilaç kullananlarda böbrek ve karaciğer rahatsızlıkları çok sık görülmektedir. Bunu sebebi ise, sentetiklerin vücuttan tam olarak atılamamasıdır. Günümüzde diyaliz merkezlerinin hızla artması ve ilaçların yan etkilerinin belirtilmesi bunun bir kanıtıdır. Bu nedenledir ki uzmanlar zaman zaman "elzem olmadıkça ilaç kullanmayın" uyarısı yaparlar.



AKTAR KÜLTÜRÜ VE EKSTRAKT :


Bilindiği gibi ülkemizde aktarlar, ciddi bir pazar payına sahiptir. İyi niyetli olmalarına rağmen maalesef, büyük hataların yapıldığını ve insanımızın istismar edildiğini de görmekteyiz. Çünkü : Buralarda satılan bitkilerin hangi şartlarda toplandığı, bitki türünün doğruluğu, uygun zamanda toplanıp toplanmadığı, toksik değer taşıyan bitkilerin satın aldığınız bitkilerin içine karışıp karışmadığı, literatürde yer alıp almadığı ve hijyen kurallarına ne derece dikkat edilip edilmediği konularında hiçbir bilgi ve belge bulunmamaktadır. Sürekli kontrol edilme imkanı da yoktur. Ayrıca bitki tozlarının ve sularının ekstrakt diye sunulması affedilir gibi değildir.







Satışını Yapmış olduğumuz Ürünler:


1. İlgili bakanlığın sürekli denetimindedir.


2. Son derece modern ve hijyenik şartlarda üretilmektedir.


3. Kullanım şekli ve dozları, bilimsel değerler dikkate alınarak belirlenmiştir.


4. Kullanım süreleri ve raf ömürleri belirtilmiştir.


5. İçerikleriyle ilgili bilgiler ürün ambalajlarında yazılmıştır.



6. Ürünlerin tamamı literatürde yer almış bitkilerden oluşmaktadır."

hzeytinyericom-zeytin-yaprag-cay-zeytin

Faruk Durukan ve ekstraklar

Zeytin karasuyunu paraya cevirdi ama...

maddenin ozu ondan sorulur... sonmucids

Faruk Durukan ve ekstraklar

Zeytinyeri.com - Zeytin Yaprağı Çayı, Zeytin Yaprağı Ekstraktı Faruk Durukan


'via Blog this'

KALE NATUREM

Faruk Durukan


"Hakkımızda

Edremit'te Kale Grubu, Kale Akaryakıt, Kale İnşaat ve Kale Çam'dan sonra 2006 yılında Kale Natürel ile faaliyetine ara vermeden devam etmektedir.

Kale Natürel Bitkisel Ürünler, gıda, kozmetik ve tarım ürünleri dış ticaret ve sanayi limited şirketi tam adıyla Edremit / Balıkesir'de kurulan şirketimizin ürünlerini internet üzerinden satış yaptığı sayfamız zeytinyeri.com adresidir.

5 yıllık ön araştırma geliştirme çalışmalarının ardından zeytin yaprağı çayı ve bitkisel ekstrakların üretimine geçilmiştir. ("Ekstrakt nedir ?")
Bu üretim aşamasına kadar çeşitli üniversitelerden destek ve danışmanlık alınarak gıda ve ilaç takviyesi olan bitkisel ekstraktlar ve zeytin yaprağı çayı ile ilgili gerekli araştırmalar yapılmış, geliştirme sürecinde tüm Dünya'da alınan sonuçlardan iyi sonuçlar aldığımız ürünlerimiz de üretilmiştir.

Tam bir sağlık kaynağı olan tüm bitkisel hammaddeler özenle işlenir, etken maddelerin yoğunluk yüzdeleri kaybedilmeden incelenir ve son ürün haline getirilir.

Şirketimiz Kale Natürel Ltd. Şti. Edremit - Havran asfaltı üzeri 1. Km Kale Petrol Yanı Edremit / Balıkesir adresindedir.

Fabrikamıza uğrayıp, ürünlerimizi uzman kadromuzun tavsiyeleri doğrultusunda inceleyebilir ve satın alabilirsiniz.

Bizler, Türkiye'ye bir katma değer olarak son ürün haline getirdiğimiz bitki özlerimiz ve çaylarımız ile gurur duyuyor, kazandığımız ödüllerle de bu sevincin haklı gururunu yaşıyoruz.

Kale Natürel firmamızda ürettiğimiz ürünlerimizin dışında, yine Edremit Körfezi ürünleri olan Paksoy Zeytincilik, Semercioğlu Zeytincilik ve Korkut Sabun ürünlerini de sitemizden sipariş edebilirsiniz."

Kansere kesin çözüm bulan Edremit’li bilim adamı Faruk Durukan ile söyleşim / Doğal Tedaviler / Milliyet Blog


'via Blog this'


"Kansere kesin çözüm bulan Edremit’li bilim adamı Faruk Durukan ile söyleşim


Faruk Durukan

Eşim elinde üç çeşit bitki ekstratı ile eve geldiğinde tek tek inceledim. Biri zeytin yaprağından, diğeri kırmızı üzüm çekirdeğinden üçüncüsü ise enginar yaprağından özel yöntemlerle üretilmiş ekstratlardı. Kanser hastalığının %100 tedavi edeceğini söyleyen eczacı hanıma güvenerek bu üçlü bitkisel tedaviye başladım. İlk günden itibaren bedenimde bir değişiklik başladı. Aşırı enerji depolamış gibi bir ivme kazanan bedenime söz bile geçiremiyordum. Yeni ameliyat olmama rağmen, ne yatakta yatıyor ne de günlük ev işlerinden kendimi alıkoyuyordum. Eşim ve ben bedenimin bu biyoritmindeki değişikliğe şaşırmıştık. Hatta beldemize gelecek olan 60 kişilik şair ve yazar gönül dostlarımızı “nasıl?” ağırlayacağız endişelerini de duyumsamamaya başladım. Önceden böyle mi, davranırdım? Tatlı telaşlar başlamıştı. Bu arada beni üzen dost bildiklerim de olmuştu. Artık eskisi gibi pek fazla da detayların üzerinde de durmuyordum. Bu mucizenin zeytin yaprağı içmeye başladığım günden beri olduğunu düşündüm. Araştırmaya başladım zeytin yaprağının faydalarını.
Kan Şekeri Seviyesini Düzenleme, LDL Kollestrol Seviyesini Düzenleme, Antioksidan Etki, Bronşit, Soğuk Algınlığı, Kulak Enfeksiyonları, Fibromalarya, Fungal (Mantar) Enfeksiyonları, Herpes Virüsü, Salmonella sp, Kandidiyasis, Dizanteri, Streptococcus sp, Kandidiyasis, Dizanteri, Streptococcus sp., Hepatit A, B, C, Zatürre, Cilt Rahatsızlıkları, Zona, Romatizmal Hastalıklara da iyi geldiğini öğrenince bu yaprağın bir CENNET ağacı olduğuna artık kesin inanmıştım.
Bir hafta sonra bedenimdeki bu yeni değişikliğe alıştım. Merdivenleri önceden tek tek çıkan ben, kullandığım bitkisel haplarım ve şuruplarım etkisiyle ikişer ikişer aşar olmuştum. Sanki ruhuma yeni bir giysi geçirmiştim. Beni bu denli etkileyen kişiye bir “teşekkür” borçlanmıştım. Bitkisel ilaçların şişelerinde telefon ve fax numaraları yazılıydı. Hiç çekinmeden telefona sarıldım. Faruk Durukan’ın sesini duyunca kendimi tanıtıp, gelişen durumumu anlattım. Kendilerine teşekkür ettim.
Adımı ve telefonumu istedi. Bunun sebebini ertesi gün öğrenmiş oldum. Kale Grubu Şirket sahibi ve bilim adamı Faruk Durukan yaşadığım beldeye gelip, yeni bitkisel şurup ve hapımı da beraberinde getirmişti. Bir saat gibi kendileriyle sohbet edip, tıbbın bu yeni buluşundan bahsetti. Kendisiyle yapmış olduğum söyleşimi aşağıda aynen aktarıyorum.
- Faruk Bey, beni çok mahcup ettiniz.Zahmet ettiniz.
- Estağfurullah Emine Hanım. Kullandığınız zeytin yaprağından elde ettiğimiz saf Oleuropein’dir. Bugün Bugün AB’de 1gramı 1000 dolara satılıyorken tam randıman da alınamıyor. Ama biz tam beş yıl zeytin yaprağı üzerinde yaptığımız çalışmalarla bunu başardık. Bu maddeyi dünyada ilk kez biz zeytin yaprağından çekip aldık.
- Nasıl, neyi başardınız Faruk Bey? Açar mısınız biraz?
- Açayım Emine Hanım. Bilindiği gibi zeytin ağacının 2000 sene bir yaşam süresi var, üstelik de bu ağaçlara özel bir bakım yapılması gerekmediği gibi susuz da yaşayabiliyorlar. Bu bizim için merak konusu olmuştu. İnsan ömrü ortalama ne kadardır Emine Hanım?
Faruk Durukan, hafif kırlaşmış üç numara sakalları ile gözlerini kısarak sorduğu basit bir soruya yanıt vermeden önce “neden?” sorduğunu düşünmüştüm. Tam yanıt verecektim ki;
- Durun ben yanıt vereyim. Bir insan en fazla 100 veya 110 yıl yaşadığını varsayarsak, insanın yarı yılına kadar hücreleri yenilenir ve yaşar. Bu yarı yıldan sonra hücreler ölmeye başlar. Deri kırışır, gözler net görmez, kulak ağır işitir, unutkanlık ve daha ilerleyen yaşlarımızda da beyin tam işlevini yapamaz değil mi?
- Evet , yapamaz. Çünkü hücreler yenilenmez ve ölürler.
- Evet aynen öyle olur. Çünkü vücudun A-D-E ve K vitaminleri eksilmiştir. İnsanın ölüme yaklaşma süreci başlamıştır.
- Anlıyorum.
Bir süre sustu Faruk Bey. Bedenime aylar önce girip yerleşen” kanserli” konuğumdan beni kurtaracak olan ellili yaşlarındaki iş adamını inceliyordum. Ağustos sıcağı tepemizde olduğu halde biz asırlık zeytin ağacının gölgesinde oturmaktaydık. Yere düşmüş bir zeytin yaprağını eline alıp ikiye büktükten sonra konuşmasını sürdürdü.
- 5 yıldan beri süren çalışmamızla elde ettiğimiz ve zeytin yaprağından çekip çıkarttığımız “oleuropein” siz ameliyat olmasaydınız da sizi iyileştirecekti. Sindirim sistemi özellikle bağırsak kanserinde %100 tam tedavi etmekteyiz.
- Ciddi misiniz siz?
Şaşırmamak mümkün değildi. Öyle ya, tüm dünyanın başa çıkamadığı acımasız illet bir anda yok edecek, bitkisel tedavin olabileceğine, inanmak istiyordum.
- Bakın Emine Hn. Zeytin binlerce yıldır yaşıyor ve pek çok kültür tarafından benimsenmiş kutsal olarak benimsenmiş bir ağaçtır. Şu soru geliyor akla hemen; “bu ağaç nasıl bu kadar uzun yaşadı?” Araştırmamız şunu göstermiştir ki “101 madde ihtiva eden zeytin yaprağının içinde antioksidan biri olan Oleurpein maddesi ağacı dış etkenlere karşı koruyor, hücre yenilemesi yapıyor, ortama uyum sağlamasına neden olarak salgılardan koruyor.
- İnanılır gibi değil. ABD ve İsrail sizi rahat bırakmaz. Öyle ya, milyonlarca kanser hastası için onlardan ithal kanser ilaçları tüketip kanımızın kimyasını bozmaktayız. Korkarım sizi de yakında kendilerine çekip sizi bizden uzaklaştırırlar. İş adamının yüzünde hafiften bir gülümseme belirdi. Başını sağa sola sallayıp;
-Bu konuda bana bir şey yapamazlar, TSK ile antlaşmam var, yurdumun insanı için ilk sıradaki hedefimiz bu bitkisel extratı ücretsiz eczanelerde Türk insanına sunmak. Üretim için yasal gereklilikleri de yerine getirdik. Oleuropein'i bundan böyle yurtdışından ithal etmeyeceğiz, ihraç edeceğiz” dedikten sonra da ekledi:
- Emine Hanım, siz ameliyat olmadan önce de bu zeytin yaprağı extratını kullansaydınız, Oleurpein kanserli ura ulaşıp onu parçalayacak ve yok edecekti. Siz şu an kurtulan şanslı hastalardansınız. Şaşkın halim onu keyiflendirmişti. Devam etti:
- Evet, siz iyileştiniz bile. Kanser mikrobu şu an parçalandı ve yok olma aşamasında. Üç kür sonrası bu illet bedeninizden tamamen yok olmuş bilin.
İçim huzurla dolmuştu. Yıllardır ölen genç bilim adamları ve bir uçak kazasında şüpheli ölümleri ile basını günlerce oyalayan fizikçilerimizi düşündüm. Türk ilim adamlarımız göğsümüzü kabartırken yüzyıla adını yazdırabilecek ve 25 üniversiteden onaylı, Faruk Durukan adlı bir Türk iş adamı “kansere” kesin çözüm bulmuştu. Bana verdiği zeytin yaprağı kapsüllerini ise, “seni yeniyorum bak, yarın daha iyi olacağım” duygusu ile içmekteyim. Faruk Durukan’ı tanımak beni nasıl mutlu etmişti, anlatamam. Söyleşimiz bir saati bulmuştu. Beni iş yerine davet edip, “taştan nasıl su çıkarttım, gelin onu size izleteyim, ” dediğinde merak duygularım daha da kabarmıştı.
Öyle ya; “Taştan nasıl su çıkarmış?” Bir sonraki yazımda bu konuyu ele alıp, Faruk Durukan'ı iş yerinde ziyaret ettikten sonra söyleşimize kaldığımız yerden başlayıp öyle yazacağım.
29.08.2009 Emine Pişiren/Edremit-Akçay"


hzeytinyericom-zeytin-yaprag-cay-zeytin

Faruk Durukan ve ekstraklar

Zeytin karasuyunu paraya cevirdi ama...

maddenin ozu ondan sorulur... sonmucids

Faruk Durukan ve ekstraklar

Faruk Durukan ve Ekstraklar, www.zeytinyeri.com


'via Blog this'

http://www.zeytinyeri.com/



Kale Grubu - Kale Naturel Ltd. Şti.

Kurşunlu caddesi Sezgin İşhanı Edremit / Balıkesir

Tel: 0266 373 5141

Faks: 0266 373 0755

E-posta : satis@zeytinyeri.com


"Edremit'te Kale Grubu, Kale Akaryakıt, Kale İnşaat ve Kale Çam'dan sonra 2006 yılında Kale Natürel ile faaliyetine ara vermeden devam etmektedir.

Kale Natürel Bitkisel Ürünler, gıda, kozmetik ve tarım ürünleri dış ticaret ve sanayi limited şirketi tam adıyla Edremit / Balıkesir'de kurulan şirketimizin ürünlerini internet üzerinden satış yaptığı sayfamız zeytinyeri.com adresidir.

5 yıllık ön araştırma geliştirme çalışmalarının ardından zeytin yaprağı çayı ve bitkisel ekstrakların üretimine geçilmiştir. ("Ekstrakt nedir ?")
Bu üretim aşamasına kadar çeşitli üniversitelerden destek ve danışmanlık alınarak gıda ve ilaç takviyesi olan bitkisel ekstraktlar ve zeytin yaprağı çayı ile ilgili gerekli araştırmalar yapılmış, geliştirme sürecinde tüm Dünya'da alınan sonuçlardan iyi sonuçlar aldığımız ürünlerimiz de üretilmiştir.

Tam bir sağlık kaynağı olan tüm bitkisel hammaddeler özenle işlenir, etken maddelerin yoğunluk yüzdeleri kaybedilmeden incelenir ve son ürün haline getirilir.

Şirketimiz Kale Natürel Ltd. Şti. Edremit - Havran asfaltı üzeri 1. Km Kale Petrol Yanı Edremit / Balıkesir adresindedir.

Fabrikamıza uğrayıp, ürünlerimizi uzman kadromuzun tavsiyeleri doğrultusunda inceleyebilir ve satın alabilirsiniz.

Bizler, Türkiye'ye bir katma değer olarak son ürün haline getirdiğimiz bitki özlerimiz ve çaylarımız ile gurur duyuyor, kazandığımız ödüllerle de bu sevincin haklı gururunu yaşıyoruz.

Kale Natürel firmamızda ürettiğimiz ürünlerimizin dışında, yine Edremit Körfezi ürünleri olan Paksoy Zeytincilik, Semercioğlu Zeytincilik ve Korkut Sabun ürünlerini de sitemizden sipariş edebilirsiniz."


"KALE NATUREM HAKKINDA (FARUK DURUKAN)

Satışını yapmış olduğumuz ürünler Faruk Durukan ın üretimini yapmış olduğu ürünlerdir.
Faruk Durukan Kimdir?
Faruk Durukan, Türk medyasında "Taşın suyunu çıkaran, müthiş Türk" diye manşet attıran, taşın suyu ile orman yangınlarına dur diyen, zararlı bakteriyeleri %100 öldüren 3000 yıldır çözülemeyen zeytin yağ fabrikalarının başına bela olan, zeytin kara suyunu hammadde haline getiren, dünyada bir kaç ülkenin ürettiği Aktif Karbonu üreten, doğal bitkilerden 25 çeşit kök boya üreten, pamuk ipliğine bağlanmasını sağlayan, ağaç yününü üreterek, İspanyada ödül alan, yıllarca değerlendirilemeyen, boşa akıp giden zeytin yapraklarından çay üreterek 2006 yılında faydalı ürün üreterek 1.lik ödülü alan, taşın suyu ile üretmiş olduğu sabunla selülitlere, mikroplara, ölü derilere meyden okuyan, Türkiyemizin ilk ve tek ekstrakt fabrikasını kurarak, Türk insanını direk bitkinin özüyle tanıştıran, kişidir."


(Aşağıdaki yazıların tamamı http://www.haktangul.com/ sitesinden alımıştır. Ekstrakt Ürünler orada da satılmaktadır)

"DOKTORUNUZA DANIŞMADAN HİÇBİR ÜRÜN KULLANMAYIN"


"Ada Çayı:


ÖZELLİKLERİ :
Adaçayı yapraklarının en eski çağlarından beri tedavi alanında kullanıldıkları anlaşılmaktadır. Zaten bitkinin bilimsel adı Salvia, latince salvere yani korumak, muhafaza etmek kelimesinden gelmektedir. Orta Çağda adaçayı her derde deva olarak kabul ediliyordu. İçerisinde Tanen, asid saponin, glikozidler, acı madde ve uçucu yağ taşımaktadır. Uçucu yağda tuyon, sineol, borneol, pinen maddeleri mevcuttur.


FAYDALARI :
Cinsel yolla bulaşan hastalıkları(* Cinsel ilişki veya kontaminasyon sonucu virüsler (HPV), protozoalar (trtikomonaslar), bakteriler (treponema pallidum, gonokoklar, klamidya) ve ektoparazitlerle (scabies sarcoptei) ile geçen sifiliz, AIDS, uyuz, şankroid, üretrit, prostat benzeri hastalıkları ifade etmektedir) sağlığa kavuşturur.
Böcek ısırığı için iyi gelir.


Avrupa’da boğaz ağrıları için gargara yapılarak kullanılmaktadır.
Antibakteriyel nitelikleri vardır, virüs ve mantar gelişimine engel olur.
Gerginliği, burukluğu geçirir; terlemeyi ve diğer salgıları azaltır.
Tüm ruh ve sinir hastalıklarının tedavisinde sakinleştirici, uykusuzluk, stres ve depresif durumlarda rahatlatıcıdır.
Damar açıcı, sıkça içildiği takdirde tüm bedeni güçlendirir, kalp krizi tehlikesini azaltır ve felçte çok yararlıdır.



"DOKTORUNUZA DANIŞMADAN HİÇBİR ÜRÜN KULLANMAYIN"


Enginar Yaprağı:



ÖZELLİKLERİ :
Enginarın içeriğinde A ve C vitaminlerinin yanında kalsiyum, potasyum, demir, manganez ve fosfor gibi çeşitli mineralleri orta seviyede bulunduran bir sebzedir. Enginarda bulunan "Cynarin" adlı madde karaciğer, safra kesesi, böbrekler ve bağırsakların düzenli çalışmasına yardım eder. Enginarın içinde bulunan "cynarin" maddesinin, hücrelerin hasar görmesini engellediğine işaret eden araştırmacılar, ayrıca "cynarin" maddesinin, prostat, meme ve rahim ağzı kanserini önleme konusunda da etkili olduğunu belirtti.


FAYDALARI :
" Damar sertliği ve kalp hastalıklarını önler. Kalbin en iyi dostudur.
" Karaciğerin de en iyi dostudur. Süratle karaciğerin kendi kendini tamir etmesini, kuvvetlenmesini ve ifrazatının artmasını yardımcı olur.
" Hepatit B ve Hepatit C rahatsızlıklarında ALT ve AST'nin düzenlemesinde tıbbi tedaviye destek olarak gıda takviyesi olarak kullanılabilir.
" Kandaki üre ve kolesterolü düşürür.
" İdrar söktürür.
" Kandaki şeker miktarını ayarlar. İçerisinde insülin yerini tutan madde vardır. Bununla kan şekerini düşürür.
" Böbrekte ki kumların dökülmesine yardımcı olur.
" Prostat, meme ve rahim ağzı kanserine karşı iyi gelir.
" Beden ve ruhi yorgunluğa iyi gelir.
" Mide ve bağırsakları dezenfekte ederek, ishalleri durdurur.



"DOKTORUNUZA DANIŞMADAN HİÇBİR ÜRÜN KULLANMAYIN"


Funda Yaprağı:


ÖZELLİKLERİ :


%7.6 tanen, reçine, flavon, arbutin ve erikloin glikoziti, şeker ve uçucu yağ maddeleri bulunmaktadır.


FAYDALARI :

" İshali keser, idrar söktürür.
" Böbrek kum ve taşlarının düşürülmesine yardımcı olur.
" Nikriste de faydalıdır.
" Anne sütünü artırır.
" Böbrek-idrar yolları, sindirim sistemi, karaciğer-safra sistemi, solunum sistemi hastalıkları, prostat büyümesi, vajina akıntısı, ishal, karın ağrıları, gut hastalığı, romatizma, öksürük, soğuk algınlığı, huzursuzluk, yara bakımında, ateş, dalak hastalıklarında, idrar söktürücü olarak,
" Böbrek ve idrar yolları taşlarının önlenmesinde, konjunktiva enfeksiyonlarında göz banyosu olarak, ter söktürücü olarak etkilidir.
Kombinasyon bileşeni olarak ise şeker hastalığı, adet şikayetleri, menopoz şikayetleri, sinirsel bitkinlik, hazımsızlık, dolaşım bozukluklarında etkilidir.



"DOKTORUNUZA DANIŞMADAN HİÇBİR ÜRÜN KULLANMAYIN"


Kuşburnu:



ÖZELLİKLERİ :

Kuşburnu meyvesinin tıbbi ve beslenme değeri konusundaki bilgiler oldukça eskidir. Hipokrat zamanında iltihaplara karşı Ortaçağda ve daha sonraki dönemlerde kan tükürmelere, dişeti kanamalarına, böbrek meme safra taşlarına, tenyaya, yılancık hastalığına karşı kullanılmıştır. Kuşburnu meyveleri yüksek oranda birçok vitamin ve mineral madde içerirken, bitkinin diğer organları ise tıbbi özelliğe sahip tanen, glikozit ve flovenitler gibi organik maddeleri önemli miktarda içermektedirler. C Vitamini kadar önemli olan ancak üzerinde durulmayan P Vitamini özelliği gösteren Plavonitler 1100mg/100gr oranında bulunurlar.


FAYDALARI :


" Vücut direncini arttırır. Soğuk algınlığı, nezle, grip ve diğer ateşli hastalıklara karşı direncini artırır.
" Vücuda ve gözlere kuvvet verir.
" Cinsel isteği arttırır.
" Kan dolaşımını hızlandırır ve kanı temizler.
" Bağırsakları yumuşatan ve sindirimi kolaylaştıran Kuşburnu iyi bir idrar söktürücü olarak kabızlıkta faydalıdır. İshali keser.
" Vücuttaki atık maddelerin vücuttan uzaklaştırılmasına yardımcı olur.
" Bağırsak kurtlarını düşürür. Kansere karşı koruyucudur.
" Romatizma şikâyetlerini ve ağrılarını hafifletir.
" Kandaki insülin miktarını ayarlamaya yardımcı olduğundan şeker hastalarına çok iyi gelir. Selülit oluşumunu engeller.
" Basur rahatsızlığı olanlara da yararlıdır.



"DOKTORUNUZA DANIŞMADAN HİÇBİR ÜRÜN KULLANMAYIN"


Meryemana Dikeni:



ÖZELLİKLERİ :

Eskiden beri; yaprak, sap ve çiçekleri tedavi amaçlı kullanılmaktaysa da, modern kullanımı tohumları ile sınırlıdır. Tohumları; sabit yağ (%25-30), nişasta, tanen ve flavono-lignan türevi bileşikler- silimarinler (Silibin, silidianin, silikristin) içermektedir. Çok eski çağlardan beri özellikle karaciğer koruyucu olarak kullanılan bu bitki ile ilgili araştırmalar yaklaşık 30 yıl önce (1958) başladı. 10 yıl sonra ise Münih üniversitesi'nden H.Wagner başkanlığındaki bir araştırma grubu, silimarin olarak bilinen bir bileşiği (içeriğindeki faydalı etken madde) tohumlarından ayırmayı başardılar. Silimarin' in karaciğere etkileri üzerine yapılan araştırmalar ve klinik deneyler, bu maddenin gerçekten vücudumuzun ikinci büyük organı olan karaciğeri güçlendiren iyi bir tonik olduğunu ve karaciğer hücrelerine direkt etki gösteren bir madde olduğunu ortaya koymuştur. Önceleri sadece Almanya' da daha sonraları ise Avrupa'nın birçok ülkesinde yapılan klinik çalışmalarda ise; kronik hepatit (karaciğer iltihabı) dahil, aşırı alkol ve bazı ilaçların neden olduğu safra yolu iltihabı (kolanjit), siroz ve kronik karaciğer hastalıklarında da bu maddenin oldukça etkili olduğu belirlenmiştir.


FAYDALARI :


" Karaciğerde toksik maddelerin parçalanıp, atılacak hale gelmesine yardımcı olur.
" Karaciğerin çalışmasını destekler ve yeni karaciğer hücrelerinin oluşmasına yardımcı olur.
" Hepatit, sarılık ve karaciğer iltihabı problemlerinde faydalı olabilir.
" Alkolün çok kullanılması sonucu gelişen siroza karşı etkili olabilir. Ayrıca aşırı sigara içen kişiler için de önemlidir.
" İyi bir kan temizleyici olup, sedef hastalığında fayda sağlayabilir.
" Güçlü bir antioksidan olup, serbest radikallerin etkisini azaltır.
" Safra kanalları iltihabı ve hamilelikte safra akımının kesilmesi üzerine iyileştirici etkisi vardır.
" Böbreklerin daha iyi çalışmasına katkıda bulunarak idrar yollarındaki problemlerin giderilmesinde olumlu katkılar sağlar.
" Dokuları korur ve iltihap önleyicidir.


"DOKTORUNUZA DANIŞMADAN HİÇBİR ÜRÜN KULLANMAYIN"



Okaliptus:



ÖZELLİKLERİ :

Haziran-temmuz ayları arasında, mor renkli çiçekler açan büyük ağaçlardır. Yaprak şekli bitkinin yaşına göre değişir. Okaliptüs ağaçları, çok yüksek olan kâbiliyeti fazla miktarda toprak suyunu alıp, havaya vermesi sâyesinde bataklık yerlerin kurutulmasında insanlığa olan hizmetlerinin tanınmasını müteakip, yalnız Avustralya'da olan gelişme alanı kısa bir zamanda çok genişlemiştir. Bir okaliptüs ağacının yılda ortalama 250 ton suyu alıp havaya verdiği tecrübelerle anlaşılmıştır.



FAYDALARI :

" Tazelik verici, kuvvetlendiricidir.
" Antiseptiktir, temiz olmayan derilerde, aknelerde etkilidir.
" Bağışıklık sistemini kuvvetlendirir, virüslere karşı, grip ( boğaz iltihaplanması, sinüzit iltihaplanması, bronşitte-Antibiyotiğe yardımcı ) bahar nezlesi gibi durumlarda faydalıdır.
" Romatizma ağrılarında ve sinir iltihaplanmasında etkilidir.
" Haşere sokmalarına karşı çok kuvvetli tesir eder.
" Soğuk algınlığı, nezle, kas tutulmaları, sinüs gibi rahatsızlıklarda güçlüdür.
" Migren ve romatizma ağrılarını dindirir,
" Cilt ülseri ve yarayı iyileştirir.
" Nefes darlığında etkilidir.


"DOKTORUNUZA DANIŞMADAN HİÇBİR ÜRÜN KULLANMAYIN"


Üzüm Çekirdeği:



ÖZELLİKLERİ :

Üzüm çekirdeği hülasası flavonoid denilen vitamin benzeri grubun içine girer; oligomerik protoantosiyanidin kompleksleri içerir. Üzüm çekirdeğinin temel görevi antioksidan olmasıdır. Vücudu, kendi içinde oluşan ya da dış kaynaklı serbest oksijen radikallerinden ve diğer radikallerden korur. Üzüm çekirdeğinin antioksidan özellikleri çok tanınmış antioksidan vitaminler olan C vitamininden 20 kat ve E vitamininden ise 50 kat daha üstündür. Dünyada en yaygın olan OPC kaynağı üzüm çekirdeğidir.


FAYDALARI :


" Üzüm çekirdeği damar yozlaşmasını önler ve damarlarınızı sağlamlaştırır. Hipertansiyon, kalp krizi ve felç olasılığını minimale indirir.
" Diabetli ve varisli kişilere son derece yararlıdır.
" Gözü maküler dejenerasyon ve kataraktan korur. Üzüm çekirdeği sürekli bilgisayarın başında olan kişilerin göz sağlığının korunmasında da önemlidir.
" Üzüm çekirdeği DNA hasarını azaltarak kanser oluşum riskini de minimale indirir.
" Üzüm çekirdeği cildin bağdokusunda bulunan kollajeni sağlamlaştırır. Deriyi dinçleştirdiği için kozmetik sanayinde merhem olarak da kullanılır
" Üzüm çekirdeği damarların kollajen dokusunu da sağlamlaştırdığı için damar sertliği ve damar sertliği ile ilgili çok sayıda hastalığı önler.
" Üzüm çekirdeği histamin salgısını azaltarak alerjiyi önler. Üzüm çekirdeği iltihabi prostaglandinlerin sentezini azaltarak romatizmal hastalıklar, ağrı ve endometrioz gibi durumlarda yararlı olurlar.


"DOKTORUNUZA DANIŞMADAN HİÇBİR ÜRÜN KULLANMAYIN"


Zeytin Yaprağı:



ÖZELLİKLERİ :

Zeytin ağacı (Olea europaea) Oleaceae familyasına ait her dem yeşil bir bitkidir. Zeytin yaprakları binlerce yıl önce insanlar tarafından hastalıkların tedavisinde çare olarak kullanılmıştır. Son yıllarda dünyada, doğal organik bitkiler üzerindeki araştırmalar gittikçe önem kazanmaktadır. Özellikle Amerikan Kanser Araştırma Enstitüsü zeytin yaprağının 21. yüzyılın en önemli doğala antimikrobiyal, antiviral bir etkiye sahip çok önemli bir bitki olduğunu belirtmiştir.


Zeytin ağaçları dünyadaki en dayanıklı ağaçlardandır. Uzun süreli yaşamlarını büyük ölçüde kendilerine hastalık ve zararlılara karşı direnç kazandıran "oleuropein" adlı bir madde üretmelerine borçludurlar.


Yaprakta bulunan fenolik ve flavonait bileşikler vücudun bağışıklık sistemini güçlendirip, hastalıklara karşı dirençli olmasını sağlar.


FAYDALARI :


Kan Şekeri Seviyesini Düzenleme
LDL Kollestrol Seviyesini Düzenleme
Kanser hücrelerinin oluşmasını engellediği oluşan kanser hücrelerini parçalayıp, dışkı yoluyla attığı literatüre gitmiştir.
Antioksidan Etki
Bronşit, soğuk algınlığı, kulak enfeksiyonları, fungal (mantar) enfeksiyonları



"DOKTORUNUZA DANIŞMADAN HİÇBİR ÜRÜN KULLANMAYIN"


Alıç Meyvesi:



ÖZELLİKLERİ :

Alıç, kalp-damar sistemi (cardiovascular system) üzerinde pozitif etkiler gösteren 3 grup ana bileşik içerir. Bu bileşikler; triterpenoid saponinler (triterpenoid saponins), aminler (amines) ve flavonlar (flavonoids) ' dır. Alıç' ın antioksidant etkisi, serbest radikal oluşumunu engelleyerek (inhibe ederek) kalbin tümünü olumlu yönde etkilemektedir. Avrupalı araştırmacılar, bu bitkinin kalp ve beyne olan kan akışını ve kalbin kasılma gücünü artırdığını, kalbi düzensiz atışlara (kalp ritm bozukluğu) karşı koruduğunu ve kan basıncını (tansiyon) dengelediğini göstermişlerdir. Alıç içerisindeki etken maddeler kalp kasları dejenerasyonunda ve koroner damarlardaki daralmalar sonucu gerekli miktarda kanın ve oksijenin kalp kaslarına gönderilememesi durumundaki oksijen yetersizliğine karşı da kalbin korunmasına yardımcı olmaktadır.


FAYDALARI :

" Dolaşımı güçlendirici etkisi ile özellikle bacaklarda oluşan ödemleri giderir.
" Kalp ve beyne olan kan akışını ve kalbin kasılma gücünü arttırır.
" Asabi çarpıntıları dindirir.
" Sinir bozukluğunu geçirir.
" Yüksek tansiyonu düşürür.
" Aritmi'de kullanılır.
" Uykusuzluğu giderir.
" Kalbi kuvvetlendirir ve damar sertliği ile göğüs nezlesine faydalıdır.
" Kolestrol düşürücüdür.


"DOKTORUNUZA DANIŞMADAN HİÇBİR ÜRÜN KULLANMAYIN"


Isırgan otu:



ÖZELLİKLERİ :

Isırgan, kökü sapı ve çiçekleri olmak üzeri heryeri şifalı bir bitkidir. Isırgan otu, birçok rahatsızlığa iyi gelen ve sonbahardan ilkbaharın sonuna kadar bahçelerde bol miktarda yetişen bir ottur. Isırgan otunun genellikle yaygın olan 2 türü, tedavi amaçlı kullanılıyor. Büyük ısırgan otu ve küçük ısırgan otu. Yaprak, tohum ve kökün içerdiği etkin maddeler arasında farklılıklar bulunuyor. Vücutta hücre yenilenmesini sağlayan ısırgan otu; alyuvar yapımını artırıyor.


FAYDALARI :


" Egzama, böbrek ve mesane kumu rahatsızlıklarında etkilidir.
" Kan temizleme ve kan yapma gücüne sahiptir.
" İdrar yolları hastalığını ve tutukluğunu, kabızlığı, karaciğer ve safra kesesi hastalığı, dalak hastalığı veya tümörü, nefes yolları ve mide iltihapları, ciğer hastalıkları, mide ve bağırsak tümörleri, sarılık, kan kanseri, gut ve romatizma hastalıkları, fistül, baş ağrısı, mide kanseri, mide krampları, siyatik ağrılarında oldukça etkilidir.
" Ayrıca vücut fazla su topladığı zaman fazla suyu dışarı atar.


"DOKTORUNUZA DANIŞMADAN HİÇBİR ÜRÜN KULLANMAYIN"



Mersin Meyvesi:



ÖZELLİKLERİ :

2-3 metreye kadar boylanabilen, mor renkte meyveleri olan, beyaz çiçekli bir ağaçtır. Yaprakları uçucu yağ, tanen, reçine ve acı madde; meyvesi yine uçucu yağ ve tanen ile şekerler ve organik asitler içerir. Mersin yağı ise terpen, pinen, myrtol gibi maddeler içermektedir.

FAYDALARI :

" Göz yorgunluğu, miyopluk, katarakt, glokom (göz tansiyonu) ve şeker hastalığından kaynaklanan görme bozuklukları, gece körlüğü, gece görüşünü arttırıcı, kamaşma, retinayı güçlendirici, kılcal damar çatlamalarını önleyici özelliğe sahiptir.
" Pıhtılaşmanın azaltılmasını, damar sertliği oluşumunu engelleyen ve antioksitandır.
" İştah açar ve ishali kesmeye yardımcı olur.
" Kanamayı durdurucu, mikrop öldürücü ve yaraların iyileşmesini hızlandırıcı etkilere sahiptir.
" Ağız, boğaz ve idrar yolu iltihaplarına karşı faydalıdır.
" Şeker hastalarına iyi gelir.
" Astım, bronşit, sinüzit ve öksürük gibi solunum yolu hastalıklarında faydalıdır.
" Bronşitte faydalıdır.
" Mesane iltihaplarını da giderir.
" Nezlede faydalıdır.
" Akciğer iltihaplarında kullanılır.
" Bel soğukluğunda faydalıdır.
" Egzamada faydalıdır.

"DOKTORUNUZA DANIŞMADAN HİÇBİR ÜRÜN KULLANMAYIN"


Meyan Kökü:



ÖZELLİKLERİ :

Meyanın rizom kökü, normal şekere göre elli kat daha tatlı olan glisirizin ile flavon, saponin ve kumarin adı verilen maddeleri; tadı acı uçucu yağlan, nişasta ve yapışkan bitki sıvısını içerir. Meyan kökü, tıbbi alanda pek çok derde deva bir bitki olarak kullanılablir. İçerisinde günümüz tıbbında ilaç olarak kullanılan bir çok yararlı madde bulunmaktadır. Meyan şekerlidir ve içeriğindeki glisurutenik asit, şekerden elli kat daha şekerdir. Beyin zarından(korteks) salgılanan hormonları uyarır, faaliyete geçirir ve bezeleri iyileştirir.

FAYDALARI :

" Bronşit, mide ülseri, soğuk algınlığı, öksürük, egzama, prostat kanseri, hepatit, artrit gibi iltihabi hastalıklarında etkilidir. Karın ağrılarında spazm çözücüdür.
" Bağışıklık sistemini sürekli güçlü tuttuğu için tüm hastalıklara karşı etkin koruma sağlar.
" Bağışıklık sisteminin bozulmasından doğan, tüm hastalıkların tedavisinde (Behçet, sedef, vitiligo, lupus türleri, pernisiöz anemi, hashimoto vs.gibi) sorunlarda diğer tıbbi ve bitkisel tedavilerle birlikte uygulanır.
" Mikro dolaşımı temizleyip, hızlandırıcı etkileri tespit edildiği için, başta beyinsel sorunlar olmak üzere tüm damar tıkanıklıklarında olağan üstü tedavi edici etkisi vardır.
" En bilinen tedavileri akciğer ve karaciğer hastalıkları üzerinedir.
" İdrar tutulmasını ve tansiyonu düzenler.


"DOKTORUNUZA DANIŞMADAN HİÇBİR ÜRÜN KULLANMAYIN"


Papatya:




ÖZELLİKLERİ :

İçerisinde; Uçucu yağ (% 0.2-1), rezin, acı madde ve fenolik bileşikler (flavonlar, kumarın) taşımaktadır. Uçucu yağ içinde chamazulen, terpenik ve seskiterpenik (bisabolol, bisabololoksit, bisabolo-noksit gibi) bileşikler bulunmaktadır. Çocuklarımızda bile güvenle kullanabileceğimiz ender bitkilerden bir tanesidir.

FAYDALARI :

" Karın ağrılarında, gaz birikiminde, ishalde, deri döküntülerinde,
" Mide rahatsızlıklarında ve balgamlanmalarda
" Adet görme aksaklıklarında, adet görememe hallerinde
" Dölyatağı (rahim) şikâyetlerinde,
" Uykusuzluk halinde,
" Testis iltihabı, yüksek ateş, yara ve diş ağrılarında faydalıdır.
" Ağrı kesici ve sakinleştiricidir.
" Terletici, sakinleştirici ve kramp çözücüdür.
" İltihaplanmalarda ve özellikle mukoza iltihaplarında dezenfeksiyon ve iltihap kurutucu olarak kullanılabilir.
" Göz ve gözkapağı iltihaplarında, kaşıntılı ve akıntılı deri döküntülerinde dıştan kompres ve yıkama olarak, diş ağrısında gargara olarak ve ayrıca yaraların yıkanmasında kullanılır.


"DOKTORUNUZA DANIŞMADAN HİÇBİR ÜRÜN KULLANMAYIN"


Hayıt Meyvesi:

 ÖZELLİKLERİ:
ADET VE MENAPOZ DÖNEMİ SORUNLARI İÇİN YARDIMCIDIR.

FAYDALARI:
Adet öncesi serndromlar (PMS), adet zorlukları ve menopoz kadınlık tarihi kadar eski problemlerdir. Hayıt ; her yaştaki kadın için ebedi bir bitkisel çaredir. Adet öncesi gerginlik, genellikle östrojen ve hornonları arasında dengesizliğe neden olur. Progesteron ‘un göreceli noksanlığı; adet gecikmesi, göğüslerin hassasiyeti, sancı, kramp ve depresyon gibi semptomlada sorunlu rahatsızlıklara yol açar. Hayıt bu semptomların giderilmesinde veya azaltılmasında etkili olabilmektedir. Hayıt vücüttaki kadınlık hormonlarını doğal bir şekilde dengeleyerek işlev görür. Hayıt meyvesi, adet öncesi gerginlik semptomlarını faydasını en az 2 hafta içinde belli eder. Fakat iyi sonuç için en az 3 ay süre ile kullanılmalıdır.yapılan deneylerde daha uzun süreli hayıt kullanımının adet öncesi sendromları tamamen ortadan kaldırabileceği görülmüştür. Hayıt meyvesi östrojendeki anormal inişi yavaşlatarak ve ve hormon seviyesindeki değişiklikleri vücüda alıştırarak bu süreçte yardımcı olmaktadır. Sıcak basması baş dönmesi ve deprosyon gibi menopoz semptomlarına olumlu etkisi vardır.


"DOKTORUNUZA DANIŞMADAN HİÇBİR ÜRÜN KULLANMAYIN"


Yeşil Çay:


ÖZELLİKLERİ :

Antioksidan özellikleri vardır. Bu özelliği ile kansere ve kalp hastalıklarına karşı koruyucu olabilmektedir. İspanya'daki Murcia Üniversitesi ve İngiltere'deki Norwich Üniversitesi'nin ortaklaşa yürüttüğü araştırmalar, yeşil çayda bulunan "polipenol EGCG" maddesinden üretilecek olan ilaçlarla, çeşitli kanser hastalıklarının tedavisinin gerçekleştirilebileceğini ortaya koymuştur.

FAYDALARI :

" Yeşil çay içindeki kateşinler sayesinde kanser riskini azaltır ve tümörleri küçültücü etkiye sahiptir.
" Alzheimer'i ve Parkinsin'a karşı önleyici etkisi vardır.
" Kolestrolü düşürür.
" Tansiyonu ayarlar. Kan şekerini ayarlar.
" Hücre yenileyici özelliğe sahiptir. Yaşlanma etkilerini geciktirici özelliğe sahiptir.
" Damar sertliğine karşı koruyucu ve kılcal damarları büzerek ödem oluşmasını önleyici etkisi vardır."


"DOKTORUNUZA DANIŞMADAN HİÇBİR ÜRÜN KULLANMAYIN"



Saturday, February 9, 2013

Balkan Savaşları ve Edirne Uluslararası Sempozyum « Dr. Metin ERİŞ

Balkan Savaşları ve Edirne Uluslararası Sempozyum « Dr. Metin ERİŞ: "Balkan Savaşları ve Edirne Uluslararası Sempozyum

BALKAN SAVAŞLARI VE EDİRNE – 15 ŞUBAT 2013

(Deveci Han Konferans Salonu saat:14.00 – 19.30)

Açış Konuşması: Edirne Valisi sayın Hasan Duruer"

'via Blog this'



I.OTURUM

Oturum Başkanı:

Prof. Dr. Ali ARSLAN, Balkanlarda Güçler Stratejisi

Prof. Dr. Mualla Uydu Yücel, Türk Devletlerinin Balkanlarda Savaş Stratejileri

Yrd. Doç. Dr. Mehmet Fatih SANCAKTAR, Balkan Savaşlarında İstanbul Hükümetleri

Dr.Öğ.Kd.Alb. Zekeriya TÜRKMEN, Balkan Savaşları Öncesinde Osmanlı Ordusu

ARA

II.OTURUM

Oturum Başkanı:

Yrd. Doç. Dr. Bülent YILDIRIM, Bulgar Ordusu Harekatı’nda Milisler

Doç. Dr. Valery KOLEV, Balkan Savaşlarında Bulgaristan’ın Stratejik Hedefleri

ARA

III. OTURUM

Oturum Başkanı:

Yrd. Doç. Dr. Yüksel NİZAMOĞLU, Osmanlı Ordusunun Savaş Planları (İzzet, Namık)

Yazar – Fazıl Bülent KOCAMEMİ, Fransız Basınında Edirne Kuşatması

Yrd. Doç. Dr. Abdurrahman BOZKURT, Edirne Kurtarma Harekatı

Doç. Dr. Ali Fuat ÖRENÇ, Edirne Muhasarası ve Şükrü Paşa

*Şükrü Paşanın Torunu Sevgi hanımefendinin kısa hitabı

Wednesday, February 6, 2013

The Yanomami Ax Fight: Science, Violence, Empirical Data and the Facts

The Yanomami Ax Fight: Science, Violence, Empirical Data and the Facts: "We do need to review some facts. Looking at the empirical evidence reveals a very different story. The story matches what Brian Ferguson wrote about the Yanomami, with ideas developed over 20 years ago:

Although some Yanomami really have been engaged in intensive warfare and other kinds of bloody conflict, this violence is not an expression of Yanomami culture itself. It is, rather, a product of specific historical situations: The Yanomami make war not because Western culture is absent, but because it is present, and present in certain specific forms. All Yanomami warfare that we know about occurs within what Neil Whitehead and I call a “tribal zone,” an extensive area beyond state administrative control, inhabited by nonstate people who must react to the far-flung effects of the state presence. (1995:6)"

'via Blog this'

Tuesday, February 5, 2013

Büyü, Sihir

Büyü, Sihir



Büyü ve sihir hakkında sık sık konuşuyoruz. Bazıları konuşmakla da kalmıyor:


Sure: Bakara Ayet:102 Sayfa 16

"Süleyman'ın hükümranlığı hakkında şeytanların (ve şeytan'laşmış insanların) uydurdukları yalanların ardına düştüler. Oysa Süleyman (büyü yaparak) küfre girmedi. Fakat şeytanlar, insanlara sihri ve (özellikle de) Babil'deki Hârût ve Mârût adlı iki meleğe ilham edilen (sihr)i öğretmek suretiyle küfre girdiler. Halbuki o iki melek, "Biz ancak imtihan için gönderilmiş birer meleğiz. (Sihri caiz görüp de) sakın küfre girme" demedikçe, kimseye (sihir) öğretmiyorlardı. Böylece (insanlar) onlardan kişi ile karısını birbirinden ayıracakları sihri öğreniyorlardı. Halbuki onlar, Allah'ın izni olmadıkça o sihirle hiç kimseye zarar veremezlerdi. (Onlar böyle yaparak) kendilerine zarar veren, fayda getirmeyen şeyleri öğreniyorlardı. Andolsun, onu satın alanın ahirette bir nasibi olmadığını biliyorlardı. Kendilerini karşılığında sattıkları şey ne kötüdür! Keşke bilselerdi."

Özellikle sihir derken, büyü derken bu kısmı unutmamak lazım:

"Böylece (insanlar) onlardan kişi ile karısını birbirinden ayıracakları sihri öğreniyorlardı. Halbuki onlar, Allah'ın izni olmadıkça o sihirle hiç kimseye zarar veremezlerdi. (Onlar böyle yaparak) kendilerine zarar veren, fayda getirmeyen şeyleri öğreniyorlardı."

* * * *

Geçenlerde bir nette bir yazıda Müslümanların en büyük probleminin "Babadan Müslüman olmak" olduğunu okudum. (Nette olduğu için yerini hatırlamıyorum. Kaynak verseydim iyi olurdu. Ama konuda önemli gördüğüm cümle zaten buydu.)
Doğduğumuzda Müslüman olarak doğduğumuz için her yaptığımızı "din içinde" zannediyoruz.
Bu, bir de Türklerin en kötü huyuyla birleşince daha da kötü oluyor. "Okumamak". "Oku" diye başlayan bir dine inanıp, o dinin kitabını bile bir okuyandan dinleyelim durumundayız.
Yanlış biliyoruz bir çok şeyi ve okumuyoruz.

Lütfen kitap okuyun.

http://kuran.diyanet.gov.tr/

Monday, February 4, 2013

Danny Deckchair

Danny Deckchair

"Yanlış olan yanımızda bulunması için seçtiğimiz olabilir. Birlikte bir hayatı paylaşıyor olabiliriz. Ama aynı hayalleri paylaşmıyorsak aşık olabilir miyiz? Film işte bu ana fikirle bitiyor."


Danny Deckchair (2003)
http://www.imdb.com/title/tt0337960/


http://en.wikipedia.org/wiki/Danny_Deckchair



















Danny Deckchair is a 2003 Australian comedy film written and directed by Jeff Balsmeyer. The majority of Danny Deckchair was shot in Bellingen, a Mid North Coast town in New South Wales. It was inspired by the story of "Lawnchair Larry". Wikipedia


Release date: 2003 (initial release)
Director: Jeff Balsmeyer
DVD release date: December 21, 2004
MPAA rating: PG-13
Running time: 100 minutes





Miranda Otto
Glenda Lak
"Miranda Otto is an Australian actress. The daughter of actors Lindsay and Barry Otto and the sister of actress Gracie Otto, she began acting at age eighteen, and has performed in a variety of independent and major studio films. Wikipedia


Born: December 16, 1967 (age 45), Brisbane
Height: 5' 5" (1.65 m)
Spouse: Peter O'Brien (m. 2003)
Children: Darcey O'Brien
Siblings: Gracie Otto"





Rhys Ifans
Danny Morgan
"Rhys Ifans is a Welsh actor and musician. He is known for his portrayal of characters such as Spike in Notting Hill and Jed Parry in Enduring Love and as a member of the Welsh rock groups Super Furry Animals and The Peth. Wikipedia


Born: July 22, 1967 (age 45), Haverfordwest
Height: 6' 2" (1.88 m)
Siblings: Llŷr Ifans
Music group: Super Furry Animals (2006 - 2008)
Parents: Beti Wyn, Eirwyn Evans"